Antikolonyal Mimari Bağlamında Cezayir'de Keçiova Camisi’nin Dönüşümü

Yazarlar

  • Muhammed İnan Yıldız Teknik Üniversitesi
  • Prof.Dr. Nuran Kara Pilehvarian Yıldız Teknik Üniversitesi

DOI:

https://doi.org/10.32955/neujna202591904

Anahtar Kelimeler:

Sömürgecilik, Fransa, Cezayir, Sömürge Mimarisi, Keçiova Camisi

Özet

Colomb’un 1492 yılında ilk olarak Amerika’nın keşfiyle beraberinde dünya siyasi tarihinde önemli bir çağ açmış olup sömürgeci güç olan bazı devletler sömürgecilik realitesini dünyanın her tarafına yaymayı amaçlamıştır. Bununla birlikte iki ayrı gerçeklik olarak ezen ve ezilen ilişkisini oluşumunda egemenliği elinde tutan sömürgeci güç elinde ki finansal ve teknolojik güçle sömürüleni kontrol altına alarak topraklarından ekonomik kazanç elde etmektedir. Sömürgecilik Avrupa’dan başlayıp dünyanın geri kalanına yayılmakla beraberinde kapitalizmin kuruluşuna da denk gelmektedir. Sömürgecilik siyasi ve kültürel olarak emperyalizmin en yüksek aşamasıdır. Mimaride kolonyalizm genel anlamda yeni bir sentez mimari oluşturmuştur. Bu makale kapsamında incelenen Cezayir örneğinde ilk olarak işgal/fetih durumunun 1830 yılında başlayıp 1962 yılında kadar devam etmesiyle oluşan yeni bir ‘’Sömürge mimarisi’’ karşımıza çıkar. Cezayir’in kendine özgü tarihsel olarak ortaya çıkan kültürel mirasında geleneksel kültürün damgasını taşıyan somut mimari ürünler Fransa’nın işgaliyle birlikte büyük ölçüde zarar görmüş beraberinde eserlerin yok edilmesiyle Cezayir somut mimari kültürün köksüzleştirilerek yerine Fransız üslubundan yeni yapılar inşa edilerek Cezayir kültürü asimilasyona tabi tutulmuşdur. Cezayir’in başkenti Cezayir kentinde yer alan en eski yerleşim yeri olarak bilinen Kasbah yerleşim yerinde yer alıp sembolik bir yapı olma özelliği taşıyan tarihi Keçiova Camisi sömürge dönemi boyunca ilk etkilenen yapı olmuş, değişim ve dönüşüm sürecinin sonunda yıkılıp yerine yeni bir Katolik katedrali inşasıyla ile yerel kültürün en eski temsil yapısının ortadan kaldırılması gerçekleştirilmiştir. Bu değişim-dönüşüm, yıkılıp-yeniden yapılma süreci sonunda başlangıçta kentin en eski camisi iken sonra katedral inşası, yeni bir dini yapı kimliği kazanan yapı Cezayir’in bağımsızlık kazanmasıyla birlikte yeniden camiye dönüştürülmüştür. Bu makalede bu süreç Cezayir kentinin sömürge dönemi genel dönüşümü kapsamında incelenmiş, ülkenin bağımsızlığını(1962) kazanması sonrası bağımsızlığın simgesi haline gelen yapının tekrar camiye dönüştürülme süreci üzerinde durulmuştur.

İndir

Yayınlanmış

2025-04-11